Birleşik Kamu İş MYK üyeleri Mücahit DEDE,Hasan KÜTÜK,Sendikamız Genel Başkanı Dr.Hakan KIRAN,Eğitim İş MYK üyesi Ebru SUNGAR,Eğitim İş Eskişehir Şb Başkanı A.Kadir ÖNDER ve Odunpazarı Belediyesi işyeri temsilcimiz Aşkın TAŞDEMİR CHP öncülüğünde ŞEKER FABRİKALARININ SATILIŞINA KARŞI gerçekleştirilen yürüyüşe katıldı.
rn
ŞEKERİ SAVUNMAK VATANI SAVUNMAKTIR
rn
Hükümetin şeker fabrikalarının satışı için nisan ayında ihaleye çıkacak olması, Eskişehir’de protesto edildi. Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz’ın da katıldığı yürüyüşte, “Şekeri savunmak, vatanı savunmaktır” görüşü dile getirildi.
rn
400’ü aşkın kişinin katılımıyla yağmur altında gerçekleştirilen yürüyüş, İsmet İnönü 1 Caddesi girişinde başladı. Yürüyüşe CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bingöl, İYİ Parti İl Başkanı Aslan Kabukçuoğlu ve ÖDP İl Başkanı Hüseyin Öztürk’ün yanısıra çeşitli dernek, sendika ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
rn
İstasyon Caddesi girişindeki meydana kadar yürüyen kalabalık sık sık “Şeker vatandır, vatan satılamaz” sloganı attı. Yürüyüş sonunda kalabalığa hitaben konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli AĞBABA, ‘şeker ittifakı’nın kurulduğunu belirterek şöyle dedi:
rn
“Bir aydan beri yollarda, illerde Türkiye’yi gezerek Türkiye’de şeker fabrikalarının satılmaması için mücadele ediyoruz. Şeker fabrikası çalışanları korkusuzca direnmeye devam ediyor. Şimdi Meclis’te konuşuluyor, birileri ittifak yapıyor. Gelecekleri için, 2019 için bir ittifak yapıyorlar. İttifakın ismi ‘Cumhur İttifakı’. Şunu övünerek belirtmek istiyorum: O ‘Cumhur İttifakı’ değil, o ittifakın ismi korku ittifakı, koltuk ittifakı. Meydanlarda, gittiğimiz her yerde, ilk gittiğimiz fabrika Alpullu’dan son gittiğimiz Eskişehir Şeker Fabrikası’na kadar bir ittifak kuruldu. Bu ittifakta herkes var. Bu ittifakta sağcılar, solcular; siyasi görüş ayrımı yok bu ittifakta. Bu ittifakın amacı, şekeri kurtarmak. Bu ittifakın adı, ‘şeker ittifakı’, bu ittifakın adı ekmek ittifakı, bu ittifakın adı vatan ittifakı, vatan. Buna destek verenlere çok teşekkür ediyoruz. Şekeri savunmak, vatanı savunmaktır. Şekeri savunmak evlatlarımızı savunmaktır. Şeker fabrikalarının zarar ettiği yalan, külliyen yalan.”
rn
Konu ile ilgili değerlendirme yapan Genel Başkan KIRAN:”Şeker fabrikalarının hikayesi ülkemizin kuruluş yıllarına dayanıyor. 1930’lu yıllarda kurulan fabrikalar, savaştan çıkmış bir ülkenin ekonomik buhrana rağmen ayakta durabilmesinin en temel ayağını oluşturuyor. Dolayısıyla fabrikalarımız sadece yerli üretimin değil, uluslararası sermayeye bağımlılıktan kurtuluşun da sembolleriydi. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi demek, tekrar ülkemizin uluslararası tekellerin politikalarına bağımlı olması anlamına geliyor. Şeker pancarından üretilen şeker yerine, mısırdan üretilen şeker sağlığa yönelik ciddi tehlikeler barındırıyor. Yanı sıra, pancardan yerli üretici, hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlar ve esnaf da kaybedecek. Fabrika işçilerinin durumunun ne olacağı da yine belirsizliğini koruyor. İçinde bulunduğumuz ekonomik krizi aşmak ve bütçe açığını kapatmak için ülkemizin elde kalan son fabrikalarını satıyorlar. Bu üreticiye, tüketiciye, çiftçiye, esnafa, kısaca halka ihanettir.”
rn